Merhaba Sevgili Okuyucu,
Bu hafta üzerimizdeki tatlı tatil rehavetini atalım ve biraz ciddi, biraz ürkütücü ama merak uyandıran ekonomik kavramlar üzerinde duralım ne dersiniz?
Zombi Şirket Tanımı
“Zombi Şirketler”, son birkaç yıldır, ekonomi basınında sıklıkla karşılaştığımız bir terim haline geldi. Terim, tıpkı kelime karşılığı gibi, ne ölü ne de diri olan, yeni bir finansal kaynak temin etmeden, borçlarını ödeyebilme ve varlığını devam ettirebilme gücünü kaybetmiş firmaları tanımlıyor. Bu firmalar, borcu borçla kapatmak durumunda. Aslında çoktan iflas etmişler. Nakit akışları mevcut borç faizini ödemeye yetmiyor. Borç, borcu finanse ediyor ve zombi şirketler kapasitenin aşılmasına ve verimliliğin düşmesine neden oluyor.
Meşhur Zombi Şirketler
Bank for International Settlements’ın araştırmacıları, ondan fazla ülkenin ekonomisinde, 90’lı yılların ortasından itibaren %2 yükselen zombi şirket sayısının, 2018’in sonundan bu yana % 12 arttığını belirtiyor. 29 yılda 6 kat artış göstermiş. Sadece ABD’de S&P şirketlerinin % 16’sı zombi. Tesla, Netflix, General Motors gibi dev şirketler de zombi şirketler arasında yer alıyor. Sıfır faizli borçlanma politikası ve borsada kendi kendilerinin hisselerini satın alabilmeleri sayesinde, hisse senetlerinin piyasa değeri yükseliyor ve sanal bir büyüme yaşıyorlar.
Bu noktada sorulması gereken soru ise; bu şirketler, bu kötü finansal verilerle nasıl hala kredi kullanıp, finansman desteği sağlayabiliyorlar?
OECD tarafından gerçekleştirilen bir araştırma bankaların, zombi şirketleri nasıl yaygınlaştırdıklarını izah ediyor. OECD araştırmasına göre kredi sağlayan bankalar, şirketlerin borcunu takibe düşürmek yerine, belki parayı kurtarabiliriz ümidiyle yeniden borçlandırmayı ve batık kredileri yeniden yapılandırmayı tercih ediyor.
Özellikle domino etkisi yaratması beklenen büyüklükte firmalar için hükümetler bankalara borçlu şirkete kolaylık gösterilmesini ve hatta gerekirse şirkete iştirakçi olun talimatı veriyor. Bu durum, bu bankalarda mevduatı bulunan halkın durumunu riske atıyor.
Ekonomiye Verdiği Zararlar
Zombi şirketlerin ülke ekonomisine vereceği en büyük zarar ise, üretken ve verimli şirketlere aktarılabilecek sermayeyi tehlikeye atması ve tüketmesi. Banka faizlerinin düşük olması, borçlanma maliyetleri düşeceği için, firmaları aşırı risk almaya itebilir ve bu durum uzun vadede kredileri sürdürülemez şekilde büyütebilir. Çünkü borçlanma faizleri normal seviyeye geldiğinde, bu firmaların varlıklarını devam ettirme şansları kalmayacak ve hiçbir ekonomi faizleri bu düzeyde tutmaya devam edemeyecek . Ülke ekonomileri böyle bir durumda zombi şirketler oranında çökecek demektir. Amerika’da zombi şirket kredi miktarı 1,6 Trilyon Dolar dersem sanıyorum tablonun vahameti gözünüzde canlanacaktır.
Çözüm Önerileri
Zombi şirketleri kurtarmak için öncelikle şirketlerin finansal rasyolarının iyice analiz edilmesi, mevcut sorunların objektif bir bakış açısıyla tespit edilmesi, borçlanma durumunun yeniden yapılandırılması ve nakit akışını artıracak çözümlerin acilen hayata geçirilmesi gerekir.
Ancak önemli olan bu duruma sebebiyet veren ekonomik şartları makro bazda iyileştirmek için gerekli adımların atılması. Siyasilerin büyük patronlara kan pompalamak için sürekli oluşturdukları ekonomik çözüm paketleri yerine, kalıcı reformların yapılması, sanayinin canlandırılması, üretimin artırılması, mali kaynakların kullanımının optimize edilmesi bu adımlardan sadece birkaç tanesi.
Kaynak: